Son yıllarda kafamı bu köfte meselesine çok taktım! Eh, yemek kültür araştırmacısı olmak kolay değil! Sürekli düşünüp araştırıyorum.
Bence köfte, bugünkü formuyla, Balkan kökenli olmalı. Çünkü köftenin en lezzetlisini Arnavutluk, Bosna, Üsküp ve Yanya'da yedim. Halbuki dünyanın en güzel köftesini Gümüşhaneli annem yapardı. Çocukluğumun, bereketli olsun diye bol ekmek içi konulan ve iyice yoğrulup parmak şekline getirilen kuru köftesinin tadını unutturacak kadar güzel köfteleri Balkanlar'da yediğimi itiraf etmeliyim.
Trakya, Kırklareli, Ege, Akhisar köfteleri de hemen hemen aynı lezzetteydi. Genelde köfte üreticileri babadan dededen kalma kasap mesleklerini sürdürüyorlardı. Eti çok iyi tanıyan, etin hangi parçasını hangi yemekte kullanacağını bilen, eti dinlendirmeden asla kullanmayan yani ete nasıl muamele yapılacağını çok iyi bilen bu insanlar köftenin de uzmanı olmuşlar.
Evet bence Türkiye'nin en güzel köftelerini Balkan kökenli yurttaşlarımız yapıyor. İşte bu düşüncemi Bursa'da Kimyon Izgara Salonu'nda yediğim muhteşem köftelerle bir kez daha ispat etmiş oldum.
Sahrap Soysal'ın yazısının devamı için tıklayın